En savaşçı çağrıları bile kendine diz çöktürmüş, hücum emri borazan seslerini bastırmış bir ses vardır yeryüzünde. Göremezsiniz onu ancak o size sesini her halükarda dinletir. Kimi zaman bir araba yolcuğunda uzayıp giden görüntülerin ardından rüzgarla gönderir sesini. Kimi zaman da antik bir sütun kalıntısının kenarına köşesine saklanmış, muzip bir çocuğun heyacanı gibi seslenir. Bazen de çöreklenmiş bezgin bir sıcağa ağaçların gölgesinden hayıflanarak bağırır durur. Ne savaşlar durdurmuştur ne de barışlar, düğünler, taht kavgaları, çocuk doğumları, yaş kutlamaları... Hani sese alışmasanız çıldırtır zamanla. Bu aralar deniz özlemi çekiyordum. Rutin çarşı yürüşümü yapmak için evden çıktım. İlk başlarda farketmemiştim ama yokuş aşağı inerken bizim muzibin sesini kulak ardı ettiğimi farkettim. Dikkat kesilince işte o ses dedim. Can hıraç ötmesinden tanıdım; cırcır böceği. Nasıl desem, sanki denizi gördüm. Yer toz gibi kumla kaplandı, kısa ağaçlar, zeytin ağaçları çıktı sağdan soldan, karşıdan heybetli palmiyeler... Evet,onca şeyin arasından gördüm inceliği. İnçe bir şerit gibi uzuyordu göz alabildiğine. Mavi. Öyle canlı bir mavi ki her şey var içinde. Hayat var, güzellik var, asalet var. Var oğlu var. Ama ne güzellik. Gözlerim öylece dondu kaldı. Sanki çarşıya değil de denize, sahile gidiyordum. Ne kadar özlemişim. Denizin hasreti yaman olur demişlerdi ama şimdi daha iyi anlıyorum. Dua edecek olsam mavi dilerdim. Adım attım, ayakkabılar gitmiş terlikler gelmiş bile. Ses kesilene kadar denize yürüyordum. Ses yavaşlayıp kesilince önce palmiyeleri yer hüpletti. Sağıma soluma döndüm şaşkın; zeytinler evrildi akasyaya döndü. Kısa ağaçlar küçük çamlara... Kumlar uçuştu, yerde sadece asfalt kaldı. Yere bakayım derken terlikler gitti ayakkabılar geldi. Mavi, mavi gitti. Öylece kalakaldım. Gözlerim yerde kaldı. Muzip yaptı yine yapacağını dedim kendi kendime. Kızmadım ona, müteşekkirim aslında. Kısacık da olsa aldı beni buralardan. En bildiğimden bir ıslık tutturdum, bu da benden olsun diye. Belki hikayeciyi hatırlatır.
Hoş sadalar mavi olsun, hoşçakalın.
Yorumlar
Yorum Gönder